Monday 20 October 2008

Oğuz Özerden'e Mektup

Oguz Bey merhaba,

Cuma günü Santral'de sizinle karsilasmak guzel bir tesaduftu. En son gorusmemizden bu yana grup üyelerinin bilgi ve deneyimlerinden yola çıkarak farklı üretim biçimlerini deneme ile ilgili bir takım çalışmalarımız oldu ancak sonucta tekrar ilk cikis noktamiza donduk ve sergi projesini geliştirme aşamasına geldik. Yakında bu konuyu sizlerle paylaşacağız.

Diğer yandan, karşılaştığımız gün Santral'de 'Müze ve İletişim' konuşmaları dahilinde 'Müzeler ve Kamusal Alan' başlıklı bir konuşma yapan Lord Cultural Resources Ortak Başkanı Gail Dexter'ın yaptığı sunum, bizi Türkiye'nin güncel/çağdaş sanat alanına eklemlenmesi hususundaki endişelerimiz ile neredeyse yüz yüze bıraktı. Bir başka deyişle, tamamıyla karşı durduğumuz bir yaklaşım ile yapılan sunumda her ne kadar ulusaşırı kültür arenasına eklemlenen bir Türkiye kurgusu yer alsa da,

- gerek konuşmacının Türkiye'yi ve Türkiye'deki sanat ile sanatçıların geldiği noktayı değerlendirebilme konusundaki eksikliği,

- gerek hitap ettiği kişileri bir üçüncü dünyalı olarak 'öteki'leştirdiğinin işaretlerini veren 'Batılı' bakışı,

- gerekse müzeler ve kamusal alan ile ilgili yaptığı sunumun bilgi içeriğinin zayıflığı neden Santral'de böyle bir sunum yapıldığını sorgulamamıza yol açtı.

Dahası, kültürel değerlerin 'keşfedilerek' pazarlanmasına yönelik hizmet veren bir danışmanlık şirketinin sunumu, her ne kadar sanat yönetimi programının içeriği ile en azından başlık itibari ile örtüşse de, içeriği bakımından tam da Türkiye'nin klişeler üzerinden, kendi dinamiklerini kullanma yetisini gösterme konusundaki zayıflığının üstünü öreterek hem öğrencilerin bu konudaki farkındalığını sağlama hususunda etkisiz kalıyor, hem de var olan düzenin devamını sağlayan bir tekrar mahiyeti içeriyor.

Umuyoruz Santral İstanbul'un kendisini dünya ölçeğinde konumlandırma sürecinde bu tür klişevari söylemlerden beslenen ve kendini tekrar eden 'eskimiş' kişi ve kurumlar ile işbirliği konusunda daha mesafeli bir yaklaşım sergilenebilir. Bilginize sunar, yakın zamanda tekrar görüşmeyi dileriz...

Seda Yörüker ve Ebru Yetişkin

No comments: